Bina dedektifliği işinde:) birkaç “çıkış noktası var”; biri binayı görüp merak eder, araştırmaya başlarsınız ki -genellikle zorlu olan budur-.
Kimi zaman da bir biyografi-anı kitabından, mimarlıkla ilgili bir yazından ya da muhabbetten yola çıkar binayı aramaya başlarsınız ki, daha keyifli ve nispeten kolay olan da budur.
Zorluğu, özellikle İstanbul’da sokak ismi-numaralarının sıklıkla değişmesi ve yıkımlardır.
Bakraç, Lenger, Susam, Havyar adı yıllardır değişmeyen Cihangir Sokakları.
LENGER NE DEMEK?
“Lenger ne demek?” diye baktım; sokağı bilir bunu bilmezmişim; en yaygın kullanımı “Yayvan ve kenarları geniş, büyük bakır kap.”
“Bu kabın alabileceği miktarda olan”, “Gemi demiri” diğer anlamları.
Neyse…
Elimde bir adres var; Lenger Sokak, no 17, Demir Palas. Bir de 6 katlı bir bina olduğunu biliyorum.
Lenger Sokak, Cihangir’in az katlı, müstakil diyebileceğimiz binaları bile hâlâ barındıran sokaklarından, art deco’su da var; mis… Çok severim. Biraz esintilidir.
AZICIK CİHANGİR
Peki niye o adresi arıyorum? Şair Haydar Ergülen’in “Azıcık Cihangir” kitabı elimde.
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı için Heyamola Yayınları tarafından hazırlanan, 80 yazar ve 80 kitaplı #İstanbulum projesinin bir parçası bu kitap.
İyi ki zamanında o seriyi almışım. Hazine! Sahaflarda parça pinçik dolanıyor; bulursanız alın.
Neyse; Ergülen çok iyi bir Cihangir kaynağı. Özkonak’ın bile artık olmadığı bir dönemi tarif etse de (ki yakın dönem) yazını değerli.
Birçok tanıdık yazar, şair, sanatçıyı “apartmanlarıyla” görebiliyorum; e diyorum ya “Bana hazine”.
Ergülen çok açık, adres vermiş; katına kadar söylemiş. Lenger Sokak’ta arıyorum; no 17’de daha az katlı, başka bir bina var, Demir Palas ismi yok. Sonra 6 katlı bina arayarak ve Ergülen’in kitaptaki bina giriş fotoğrafından karşılaştırarak buldum kendisini. Buyrunuz Demir Palas.
ORHAN ALKAYA ARACILIĞIYLA…
Lenger Sokak (artık) no 15’te yer alan Demir Palas eskiden sarı imiş, şimdi yeşil renkte. Hem Google marifeti hem de Ergülen’in anlatımından anlıyorum ki karşıdan ‘dar’ ya da ‘küçük’ görünse de; eski nesil uzun koridorlu arkaya doğru açılan binalardan. Ve esas Haydar Ergülen anlatımıyla anlıyorum ki, arkada bahçe var. Bir grup apartmanın baktığı mis gibi bir gizli bahçe; mis! Tam eski usül.
17 Ağustos depremini de bu binada geçirmiş Haydar Bey ve eşi İdil Hanım. Kızları Nar’ın ilk apartmanı da burası. Ama asansörsüz en üst kat -bilirim- zordur; taşınmak zorunda kalmışlar.
Bu binayı ev sahibinden, emlakçısız, günlerce arama olmaksızın tutma nedenleri ise o dönem binanın giriş katında oturan şair, yazar, tiyatro ve sinema oyuncusu Orhan Alkaya.
TANTE MARİA
“Orhan’ın giriş katında oturduğu dairenin en üst katı boştu… İki üst kata çıktık, kapı açıldı yaşlıca, zarif bir hanım ve sonradan kızı olduğunu öğrendiğimiz gözlüklü bir hanım açtılar kapıyı. Orhan, “Nasılsın Tante Maria?’ diyerek yaşlıca hanımı öptü. (…) Tanrı herkese böyle ev tutma nasip etsin (Amin!). Bir dakika icinde evi görüyorsun, beğeniyorsun, ev sahibi en yakın arkadaşının anne babasının en yakın arkadaşları çıkıyor, tertemiz bir ev bizi bekliyor, ne emlakçı ne aylarca ev arama, hiçbir dert yok, evi tutuyorsun. 14 yıldır oturduğumuz ev orası işte.
Lenger Sokak no: 17/6 Demir Palas.
YÜKSEK TAVAN, GENİŞ DAİRE
Martina Kutluçınar’ın dairesi. çok güzel bir apartman dairesi, tam da kitabın başında anlattığım 20. yy’ın ilk çeyreğinde yapılanlardan. Hani Cihangirle ilgili yazılarda geçen yüksek tavan ve geniş evlerden.
Bir ana kapısı var iki kanatlı, bir de normal servis kapısı. Salonu, 4 odası çok geniş ama ne var ki asansör yok, her katta bir daire var ve biz en üstte, 6. katta oturuyoruz”
2 Comments
Didem Avincan
Posted at 10:00h, 04 HaziranAlışkanlık oldu, az rastlanır bir sokak-apartman adı olunca gazete arşivlerine bakıyorum. Demir Palas çok yaygın ama Lenger Sokak ilginç… Baktım, ilanlarda karşılaştım, ”ucuz emlâk almak isteyenlere” başlığı altında.. Keşke bakmasaydım üzücü oluyor,
”….varlık vergisinden borçlu Dimitrinin Cihangirde Lenger sokağında Demir apartmanında 17/5 No da haczedilen ev eşyaları…” 8 Şubat 1943 AKŞAM.
Nilay Örnek
Posted at 12:24h, 10 HaziranBen de fena oluyorum 🙁