Ercümend Kalmık Müzesi (Skarlatos Evi)

Gümüşsuyu’nda eski bir konak… Ercümend Kalmık Müzesi. 1964 sürgününde bir akşam yemeğinde kapıya gelen polisler ve 30 yıl dönülmeyen o ev…

İstanbul Gümüşsuyu’nun en özel binalarından biri; kapısındaki tabelaya göre Ercümend Kalmık Müzesi ancak yıllardır kapalı.

Daha önce Kazım Taşkent’in Ayaspaşa’da yaşadığı Doğan Apartmanı hakkında yazdığımda, pek çok aile üyesinin komşu binalarda yaşadığını aileden olan ve bana yurtdışından yazan İpek Alp’ten öğrenip o binaları da yazmıştım. Apartman 23 ve orada yaşayan Ayşe Kalmık da bahsettiğim kişilerden biriydi. Ayşe Hanım ressam eşinin ölümünden sonra 1997’de Türkiye’nin tek bir ressama ayrılmış ilk müzesini açmıştı (Fotoğrafta karı-koca görünüyorlar).

1964 SÜRGÜNÜNDEN SONRA…

Peki 90’lar öncesinde mesela 50’lerde bu yapıda oturanlar kimlerdi? Bunu öğrendim. Hislerimi belli etmeden yazmaya çalışayım.

İstanbul Gümüşsuyu’ndaki -adı belki de 1955’ten beri kullanılmayan- Lambropoulos Apartmanı hakkında yazarken, bina hakkında pek çok bilgiyi öğrendiğim avukat Osman Kuray ve yine onun gibi avukat olan babası Ahmet Tevfik Kuray’dan bahsetmiştim.

Yıllar içinde ülkedeki varlıkları azalan Rum cemaatin güvendiği avukatlardan olan Kudayların pek çok ilginç, hüzünlü, derin hikâye duyduğu tahmin edilebilir.

16 Mart 1964 de İstanbul Rumları için Türkiye’den sürülmelerinin, travmatik bir dönemin başlangıcı.

Osman Bey ile Gümüşsuyu sohbeti ederken Saray Arkası Sokak’taki ‘kırmızı bina’dan da konu açıldı. Daha önce hakkında yazdığım; Ercümend Kalmık Müze binası…

SKARLATOS AİLESİ

Yazar Defne Suman, 2023 yılı içinde bir ara bana şu mesajı attı: “Eski sahibinin Michael Skarlatos adlı bir Rum olduğunu biliyorum. Kız kardeşi Sofia ile bu evde büyümüşler. Michael daha sonra Robert Kolej’de öğretmen olmuş. Aile 1964 Rum sürgünü esnasında sınırdışı edilmiş. Evlerini de arkalarında bırakmak zorunda kalmışlar. Bay Skarlatos şimdi 103 yaşında. Halen Atina’da yaşıyor. Gelirsen tanıştırırım.”

Ben de araştırırken bir New York gazetesinde, 1960 yılının 14 Haziran’ında İstanbul Amerikan Hastanesi’nde, oğulları Michael Jr.’ın dünyaya geldiğini gördüm.

103 yaşındaki biri benim gelmemi bekleyecek gibi Defne’ye “Çok isterim” yazdım ama sonra bu mevzuuyu bir kenara bıraktım.

‘EVİ GÖRÜNCE AĞLAMAKTAN FENALAŞTILAR’

Osman Kuray ise şunları anlattı: “O evin satışını 1991’de ben yaptım. Beyoğlu Gümüşsuyu, Saray Arkası Sokak, 274 – 724 ada, 1940 yılı, Sofia yani annelerinin adına kayıtlı. Michael (Mihail gibi söyledi bunu Osman Bey. İsimleri yanlış yazıyor olabilirim), Maria, Ekatarini, mirasçıları. 1964 yılında kovuluyorlar

İki kardeş kaldılar en son, ikisi de Atina Üniversitesi’nde hoca…

Akşam yemeğinde kapıya polis geliyor. Yemek tabaklarını bile masada bırakıyorlar, bir odaya kilitliyorlar bütün eşyalarını evin anahtarını yandaki bakkala bırakayorlar. Hükümet el koymuştu. Babaları Atina’da öldü. Biz mirasçılığı kanıtladık. Babam sağdı. Evi Türkiye’ye gelen iki kardeşle birlikte açtık. Oda 1964 yılından beri kilitli! İçerde o yemek tabakları küflenmiş vaziyette, halılar tahta kurusu, tozdan kapkara olmuştu. Koskoca adamlar ağlamaktan fenalaştılar.

Buradan gidenlerin en büyük travması dönersek başımıza bir şey gelir.

Koca insanlar ‘Birileri bana bir şey yapar, Türk polisi beni durdurur’ diyor. Bu nedenle onların çoğuyla ben de gidip geliyorum, onları ben getiriyorum.

Evi sattık. Eşyalar kullanılacak vaziyette değildi. Sadece duvar tipi bir piyano vardı. Anneleri piyano çalarmış. O piyanoyu almak istediler. Piyanoyu o sokaktan, bizim binaya taşıdık ve yıllarca orada kaldı. Atina’ya alamadılar, sonunda Çukurcuma’da piyano alanlara satıldı”.

BAKKAL HİLMİ BEY

Bu arada anahtarın teslim edildiği bakkal daha önce de sitedeki bazı metinlerde adını geçirdiğim, bölgenin hafızası ve çok güvenilir karakteri olmuş Hilmi Sönmez.

Düşünsenize 1964’te anahtarınızı bırakıp 1991’de alıyorsunuz ve binaya o kadar yıl sonra ilk giren yine sizsiniz.

Hikâyeyi dinlerken bunu düşünmeden edemedim.

Ve yıllar sonra bir gece yemek yerken aniden evinden ayrılmak zorunda kalan, yıllar yılı dönmekten korkan ve evini tekrar gördüğünde ağlamaktan kendine gelemeyen insanlar…

Evet; 103 ve belki bugün 104 yaşındaki Michael Skarlatos ile tanışmayı çok isterim.

 

***

Bu arada sitede yer alan binanın içini ve sürprizli bahçesini gösteren fotoğraflar Tuna Pektaş’ın arşivinden. Pektaş bana mesaj atarak 2017’de orada çalışmış. Bana binanın içinden güzel fotoğraflar, mimar Ayşe Orbay’ın yenileme projesine dair  Arredamento Dergisi sayfaları gönderdi. Aydınlatma işleri de Şazi Sirel’inmiş.

YOLLARI KESİŞENLER

Yolu Ercümend Kalmık Müzesi (Skarlatos Evi) ile kesişen binaları aşağıda görebilirsiniz. Bu binaların hikâyelerini birlikte okumanızı öneririz.

BU YAZIYI PAYLAŞIN:

WhatsApp
Email
Twitter
LinkedIn
Telegram
Facebook

YORUMLAR

2 Yorumlar
  • Defne Suman
    Tarih: 21:37h, 03 Kasım Cevapla

    Eski sahibinin Michael Skarlatos adlı bir Rum olduğunu biliyorum. Kız kardeşi Sofia ile bu evde büyümüşler. Michael daha sonra Robert Kolejde öğretmen olmuş. Aile 1964 Rum sürgünü esnasında sınır dışı edilmiş. Evlerini de arkalarında bırakmak zorunda kalmışlar. Bay Skarlatos şimdi 103 yaşında. Halen Atina’da yaşıyor. Gelirsen tanıştırırım. ☺️ Defne Suman.

    • Nilay Örnek
      Tarih: 18:16h, 12 Kasım Cevapla

      Şahane!

Bir yorum yazın

DİĞERLERİ

Sarıyer

Sarıyer Verem Savaş Dispanseri

Onur Sar (Instagram’da @chez_onur ) ilk günlerinden bu yana bina hikayeleri paylaştığım hesabımın en coşkulu, yorumlarıyla, katkısıyla insana en iyi gelen takipçilerinden. Bana geçenlerde -ki bayağı oldu- bir ahşap köşk hikâyesi yazdı ama tez yazar gibi cümle ayrıntı ile yazdığından, “Ne olur Instagram versiyonu” yapalım dedim,

Devamı »
Asmalımescit

S. Önay Apartmanı

İstiklal’den Şimdi’ye girer gibi girin (Atlas Apartmanı’na da değinmek lazım) -ya da Yakup’a girer gibi diyeyim- hemen birkaç adım sonrasında bu apartman. Mimarlarını biliyoruz; Beyoğlu’nun pek çok binasında görebileceğimiz iki isim. Ve şükür ki imzalı bir apartman. Mimarlar Mimarlar: Victor Adamandidis ile Dimitrios Nikola Petsillas. 

Devamı »
Kurtuluş

Adil Çocuk Evi

Meğer ne çok insan görüp merak ediyormuş. Hatta ne çok insan bu ev üzerinden hayaller kuruyormuş. Efsanevi bilgiler de çok, “Sahibi şöyleymiş, böyleymiş…” En çok gelen yanıt ise: “Bir zamanlar ana okulu-kreşti”. 30 yıl ve öncesi öyleymiş: Adil Çocuk Evi. Ama ne efsane bir yuva.

Devamı »
Basınköy

Namık Kemal Apartmanı

Gazeteci Umur Talu ile çok kısa dönem, biraz da mesafeli olarak çalışabildik. Ama kendisini çok beğenir, severim.  Tahayyülüm öyle ki, o ve ailesi, İstanbul, evler, mahalleler açısından anı zengini insanlar… “Bize bir ev, bir bina yazar mısınız?” dedim, kırmadı beni. Kısa süre içinde bir yazı

Devamı »
Karaköy

Ömer Abed Han

Efemera tutkunu bir illustratör olan Oya Başkara’nın 1900’lerin başından itibaren Türkiye’nin sosyal hayatını “fotoğraflarla” ve Oya’nın giyim kuşam tarihi bilgisiyle izleyebileceğiniz bir hesabı var: @raantique Çok severek izliyor ara ara da Oya’yı “Şu ev nerede şimdi acaba? Burası hangi bina? Sen bana bir bina yazsana”

Devamı »
Bakırköy

Resneliler Köşkü

Ben, Bakırköy’ü bilen herkesin anımsayacağı bu köşkle büyüdüm denilebilir. Anneannem ile dedemin evi bu köşkün sokağındaydı. Ama İncirli Caddesi’ndeki bu meşhur, koruma altındaki köşkün adını çok geç öğrendim. Hâlâ da bölgede yaşayıp bilmeyen çoktur: Resneliler Köşkü. İçinde pek de yaşam belirtisi olmayan eski bir ahşap

Devamı »
Nişantaşı

Pamuk Apartmanı

Aile apartmanları olan Pamuk Apartmanı da bu ilişkinin kalbindedir. Yazarın Kara Kitap’ında Şehrikalp Apartmanı adıyla geçen Pamuk Apartmanı, artık pek ünlü. Ben bu fotoğrafları Koreli bir turistle aynı anda çektim mesela. YIKIK-YANIK KONAKLAR DEVRİ… Muhtemelen Pamuk, babasından bütün ayrıntıları biliyor -sık anlatırmış-, ben mimarını bulamadım

Devamı »
Büyükada'nın Yaşlanmayan Modernleri
Hasan Çalışlar Arşivi

Çok sevdiğim mimar Hasan Çalışlar’ın, Instagram’da oluşturduğu ve “Büyükada’nın Yaşlanmayan Modernleri” adını verdiği arşivine, bundan sonra sitenin bu bölümünden ulaşabileceksiniz.