“Tüm bunlar toz oldu artık”
Bugünkü mini metne başlık koyuyor olsam bunu yazardım. Bir mimarın peşinden, Marmara ve Sümer Apartmanları’ndan devam.
Agos ve Şalom gibi gazeteler yani azınlık yayınları olmasa tarihimiz -daha da- dev eksik. Dün
Karel Valansi’nin yazar Jak Alguadiş ile yaptığı söyleşiden bahsetmiştim.
Bay Jak, babası mimar Rafael Alguadiş’den bahsederken Varlık Vergisi mevzuunun özellikle altını çiziyor. Çünkü bu ülkede o dönemde bu vergi baskısına maruz kalan pek çok insan gibi o da çok etkileniyor. Jak Alguadiş, “Varlık Vergisi’nin babam üzerinde yaptığı etki felaketti” diyor.
İşte bu sırada yeni bir apartman fark ediyorum.
Eski fotoğraflarda görüp durduğum binada bir farklılık olduğunu fark edip Gezi Parkı’ndan Taksim Meydan’a inerken soluma baktığımda “Ya bu apartmanın üzerini traşlamışlar herhalde” diye düşündüğüm binayı bu röportajla fark ettim.
O binanın üzeri traşlanmamıştı, tamamen yıkılmıştı…
METE CADDESİ’NİN İLK APARTMANIYDI
Bazı binalar talihsiz mi ne?
Jak Alguadiş anlatıyor:
“Taksim’de AKM’nin önünde iki bina vardı. Biri Avram apartmanı onu sonradan Seyran yaptılar, biri de Miramar. 60’ların ortasında AKM inşaatı için yıkılan Miramar apartmanının en üst katında oturuyorduk. Mete Caddesi’ndeki ilk binaydı, şimdi oradan Bostancı dolmuşları kalkıyor.
Evden Taksim Stadı görülürdü. Maçları camdan seyrederdim, o günlerde Galatasaraylı oldum. Bugünkü Gezi Parkı’nın yerindeydi. İnşallah hep Gezi Parkı olarak kalır orası. 1931-1943 yılları arası o evde yaşadık.
‘O KORKU VE ENDİŞE HEP KALDI’
“Varlık Vergisi için katımızı satmak mecburiyetinde kaldık, böylece vergiyi ödeyebildik. nispeten biz büyük bir vergi vermedik. Böylece Aşkale’ye gitmedi babam. Fakat içinde bir endişe oluştu. Bu korku ve endişe hep kaldı.
O binada, 4 numarada Refii Bayar otururdu, Celal Bayar’ın oğlu (Refii Bayar 1940 yılında Celal Bayar’ın başbakanlığı sırasında açılan Denizbank soruşturması sırasında yaşamına son vermişti). Hatırlarım Celal Bayar bir akşam bizim eve gelmiş hatıralarını anlatmıştı. Tüm bunlar toz oldu artık.”
Miramar (ismi niye böyle konmuş bilmem) Apartmanı’nın mühendis mimarı da Rafael Alguadiş imiş; yıl 1932. Belki de işi karşılığında aldı oturdukları o daireyi de… En üst katta 10 yıl oturmuşlar.
Bina AKM’nin inşaat fotoğrafları ve öncesinde var. Hep solda köşede ucundan azıcık görünüyor.
Jak Alguadiş’in (renkli olan) fotoğrafına bayılıyorum; Berge Arabian çekmiş. Digerleri Rebii ve Celal Bayar, Rafael Alguadiş. Bir diğer fotoğrafta ise Tony Curtis; 1969’da Gezi Parkı merdivenlerinde. Miramar Apartmanı arka planda. Fotoğrafı Ayşegül Acar gönderdi… You Can’t Win ‘Em All adlı filmin çekimleri için Türkiye’de iken galiba.
No Comments